Plastik tehlikesi artık her alanda kendini gösteriyor. Artık yalnızca suya veya gıdaya karışan mikroplastiklerden bahsetmiyoruz. İnsan vücuduna ve artık anne karnındaki bebeğe bile ulaşan bu mikroplastiklere yönelik yeni çarpıcı bir araştırmanın sonuçları yayınlandı. Buna göre incelenen 30 kan pıhtısının 24’ünde, değişen oranlarda kimyasal analiz teknikleri kullanılarak çeşitli şekil ve boyutlarda mikroplastikler tespit edildi.
KAN PIHTILARINDA BİLE MİKROPLASTİK VAR! BU NE DEMEK OLUYOR?
eBioMedicine dergisinde yeni yayınlanan çalışmaya göre kanda bulunan mikroplastiklere ek olarak artık kalp, beyin ve bacak gibi bölgelerdeki kan pıhtılarında da mikroplastik bulunuyor.
Bu yılın başlarında, çığır açan bir çalışma yapılmıştı. Tıkanmış arterleri inceleyen bilim insanları buradaki yağ birikintilerinin yüzde 50’sinden fazlasının içinde mikroplastiklerin bulunduğunu bildirmişti. Mikroplastikler ile bunların insan sağlığı üzerindeki etkileri arasında bir bağlantı kurulmasının ilk verileriydi. Ek olarak Çin’de yapılan yeni çalışma, kalp ve beyindeki arterlerden ve alt bacaklardaki damarlardan ameliyatla alınan kan pıhtılarında mikroplastik bulunduğunu açıkladı.
Çalışma, 30 hastayı kapsayan küçük bir çalışma olsa da ciddi sonuçlara işaret ediyor.
Daha önce yapılan çalışmalarda olduğu gibi insan vücudunda bulunan mikroplastikler kalp krizi geçermeyi ve felç riskini artıyor. Yeni çalışmada ise kan pıhtılarında bulunan mikroplastiklerin seviyesi arttıkça hastalıklar arasında ciddi bir potansiyel ilişki oluşuyor.
Çalışmaya katılan 30 hasta, felç, kalp krizi veya genellikle bacaklarda veya pelviste olmak üzere damarlarda pıhtıların oluştuğu bir durum gibi durumları geçirdikten sonra ameliyat edildi. Ortalama 65 yaşındaki hastaların sigara, alkol kullanımı, yüksek tansiyon veya diyabet gibi çeşitli sağlık geçmişleri ve yaşam tarzları bulunuyordu.
Buna ek olarak her gün plastik ürünler kullanıyorlardı ve kabaca kırsal ve kentsel alanlar arasında yaşıyorlardı. İncelenen 30 kan pıhtısının 24’ünde, değişken bir şekilde çeşitli boyutlarda mikroplastikler tespit edildi.
Yeni çalışma kan pıhtılarında, kumaş ve tekstilde yaygın olarak kullanılan bir plastik olan poliamid 66’yı da tespit etti. Çalışmada tanımlanan 15 türden polietilen(PE) en yaygın plastikti ve analiz edilen parçacıkların yüzde 54’ünü oluşturuyordu.
Araştırmacılar kan pıhtılarında daha yüksek düzeyde mikroplastik bulunan kişilerin, kan pıhtılarında mikroplastik tespit edilmeyen hastalara göre daha yüksek D-dimer düzeylerine sahip olduğunu buldu. D-dimer, kan pıhtılaşmasının bir göstergesidir ve kan pıhtıları parçalandığında ortaya çıkan bir protein parçasıdır. Yine de bu çalışmaya ek olarak daha fazla çalışma yapılması gerekiyor.
Çin’de bulunan Shantou Üniversitesi Tıp Fakültesi klinisyen-bilim insanı olarak görev alan Tingting Wang ve meslektaşları makalelerinde şunun altını çizdi: “Bu bulgular, mikroplastiklerin damar sağlığıyla ilişkili potansiyel bir risk faktörü olarak görülebileceğine işaret ediyor.”