Gülnihal Bayındır Alkan’ın ‘Yolculuk’ adlı çini sergisi
Ankara doğumlu grafik ve fotoğraf öğretmeni Gülnihal Bayındır Alkan, geleneksel Türk çini sanatının zengin geleneğinden ilham alarak hazırladığı “Yolculuk” adlı sergisini, 25 Ocak 2024 tarihinde saat 17.00’de Trabzon İl Kültür Müdürlüğü Güzel Sanatlar Galerisi’nde sanatseverlerle buluşturacak. Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Uygulamalı Sanatlar Resim Bölümü’nden 1995 yılında mezun olan Alkan, sanat eğitimini Eskişehir Anadolu Üniversitesi Fotoğraf ve Kameramanlık Bölümü’nde 2016 yılında tamamlayarak fotoğraf ve çini sanatlarını birleştirmiştir. Sergi, Türk çini sanatının tarihini yansıtan önemli dönemlerinden, 13. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar olan çini desenlerini detaylı bir şekilde araştırarak oluşturulan özgün eserlerden meydana geliyor. Konya Kubadabat Sarayı ve Rüstem Paşa Cami Müzesi çini desenlerinden ilham alınarak tasarlanan eserler, sanatçının dört yıl süren emeğinin bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Sergide toplam 12 adet reprodüksiyon ve 44 adet modernize edilmiş çini eseri sergilenecek. Eserler, Kütahya’dan temin edilen çamur bisküvi üzerine işlenen desenlerin İznik’e gönderilip 900 derecelik fırında 12 saat pişirilmesi ve ardından 12 saat soğumasının beklendiği bir sürecin ürünüdür. Gülnihal Bayındır Alkan, serginin hazırlık sürecini “Sanat kendini ifade etme biçimidir. Toplumsal olayların sanatçı tarafından yorumlanmasıdır. Aslında bir iç savaştır, özgürlüktür, hayaldir, mücadeledir, adalettir. Adaletsizliğe ve zulme başkaldırıdır. Sevgidir. Birleştiricidir.” sözleriyle anlatmaktadır. Serginin temelini oluşturan kağıt üstündeki grafik tasarım ve illüstrasyon çalışmalarının, çini üzerine uygulanması, eserlerin şekillendirilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Sergi, dünyanın oluşumundan bu yana insanlara güç, sevgi, bağlılık, doğum, ölüm, bereket gibi anlamları taşıyan hayvan sembollerinden ilham alarak oluşturulmuştur. Gülnihal Bayındır Alkan, geçmişi sevdiğini ve geçmişteki sembollerle geleceğe yolculuk yapmanın heyecan verici olduğunu belirterek, farklı sanat disiplinlerini bir araya getirerek kendi ruhunu beslediğini ifade etmektedir. Sanatçı, yaptığı eserlerin sadece kendi ruhunu değil, aynı zamanda başka ruhları da besleyeceğine inanmaktadır. Sergi, sanatseverleri geleneksel çini desenlerinin modern bir yorumuyla buluşturarak, sanatın birleştirici ve anlam yüklü gücünü sergilemeyi hedeflemektedir.
